Mekanik ve Membran Klavyeler: Aralarındaki Fark Nedir?

İnternetin oyun klavyesi alanındaki seyahatleriniz sırasında muhtemelen 'membran' ve 'mekanik' kelimelerinin pervasızca atıldığını fark etmişsinizdir. Genellikle 'mekanik' kelimesi olumlu anlamda kullanılırken, 'membran' kelimesi aşağılanır. Peki, mekanik vs membran, fark nedir? Biri daha mı iyi? Bir göz atalım.

İnsanlar mekanik ve membran klavyelerden bahsettiklerinde, klavyenin çalışma şeklinden bahsediyorlar.

Temel prensip aynıdır. Bir tuşa bastığınızda, aşağı doğru hareket bir elektrik devresini tamamlayarak klavyeden bilgisayara bir sinyal gönderir ve tuş vuruşu kaydedilir. Ancak, devrenin tamamlanma şekli membran veya mekanik klavyeye sahip olmanıza bağlı olarak farklılık gösterir.

Membran klavye, üst üste yerleştirilmiş iki kauçuk malzeme tabakası kullanır. Bu tabakanın içinde balonlu naylona benzer küçük boşluklar vardır. Bu oyukların her bir yarısında bahsettiğimiz elektrik devresinin bir tarafı bulunur ve yarı sert yapısı bunları ayrı tutar, böylece devre varsayılan olarak açık tutulur.

Bir tuşa bastığınızda, bu boşluğun her iki yarısı birlikte itilir ve devre tamamlanır. Anahtar bırakıldığında, yaylı kauçuk malzeme tekrar açılır ve devreyi tekrar açar.

Bu klavye tasarımı güvenilirdir, çok ucuzdur ve genellikle suya, toza ve klavyelere sıklıkla giren diğer granüllere karşı oldukça dayanıklıdır. Ne yazık ki, membran klavyelerin çok iyi hissettirmediği genel olarak kabul edilmektedir. Birçok kişi bu klavyeleri "yumuşak" ya da "vıcık vıcık" hissetmekle suçlar, mekanik klavyelerin bu kadar popüler olmasının nedenlerinden biri de budur, peki ama nasıl çalışırlar?

Bir sinyal göndermek için bir devreyi kapatma konsepti mekanik klavyeler için hala geçerlidir, ancak dokunma hissini iyileştirmek için mekanizma farklıdır. İki kauçuk tabakayı birbirine sıkıştırmak yerine, daha karmaşık ve evet, mekanik bir tasarım var.

Not: Bu örnek için Cherry MX tarzı anahtarlar kullanıyoruz. Dışarıda daha egzotik anahtarlar var, ancak çoğu Cherry MX tasarımından türetilmiştir.

Mekanik bir anahtar şalterinde, yan yana yerleştirilmiş iki bakır kontak vardır. Hareketsiz haldeyken bunlar birbirine değmez ve devreyi açık tutar. Bir tuşa bastığınızda, tuşa basış gövde olarak bilinen bir plastik parçasını aşağı iter. Sapın hafifçe dışarı çıkan bacakları vardır ve bunlar bakır kontaklardan biriyle temas eder. Gövde aşağı doğru devam ettikçe, bacaklar bakır kontağı diğer kontağa değene kadar dışarı doğru hareket ettirir. Bu sayede devre tamamlanır ve sinyal gönderilir. Anahtarı bıraktığınızda bir yay gövdeyi dinlenme konumuna geri getirir...

Tüm bu hareketli parçalar mekanik klavyelerin daha pahalı olmasının ve tercih edilmesinin nedenidir. Gördüğünüz gibi, bu parçalardan herhangi birini değiştirmek, tuşa basma hissini değiştirebilir. Yayı değiştirirseniz, tuşa basmak daha kolay veya daha zor hale gelebilir. Bahsettiğimiz bacakların şeklini değiştirirseniz, dokunsal farklılıklar yaratabilirsiniz, örneğin bacaklara küçük bir çıkıntı eklemek, tuşun yol vermeden önce basılmasını biraz daha zorlaştırır. İnsanlar bir anahtarın 'dokunsal' olduğunu söylerken bunu kastediyor.

Klavyelerin çalışmasının iki ana yolu bunlar, ancak iki tür varsa, her ikisi de uygulanabilir olmalı, değil mi? İşte mekanik ve membran klavyelerin artıları ve eksileri.

Çok laf kalabalığı oldu, değil mi? Gerçek prensipler ve mühendislikle ilgilenmiyorsanız, mekanik ve membran anahtarların avantaj ve dezavantajlarının basit bir dökümünü burada bulabilirsiniz.

Artıları -

• Ucuz
• Güvenilir
• Suya dayanıklı

Eksiler -

• Daha az keyifli yazma deneyimi
• Değiştirilmesi daha zor
• Özelleştirilemez

Artıları -

• Daha güzel yazma deneyimi
• Farklı anahtarlar farklı dokunma hissi sağlar
• Özelleştirilebilir

Eksiler -

• Pahalı
• Kırılgan olabilir
• Genellikle ince dizüstü bilgisayar tarzı klavyeler için uygun değildir